Aydın, Türkiye’nin Ege Bölgesi’nde bulunan, turizm ve tarım sektörlerinde önemli bir yere sahip olan bir ildir. Nüfusu 2022 yılında 1.134.031 kişiye ulaşmıştır ve Ege Bölgesi’nin en kalabalık üçüncü ilidir. İzmir, Manisa, Denizli ve Muğla illeriyle komşudur. Batısında Ege Denizi uzanmaktadır. Aydın’ın 17 ilçesi vardır. Aydın hakkında vatandaşlar pekçok arama yapıyorlar. Özellikle son günlerde Aydın'ın en güzel ilçesi ve mahallesi hangisidir? Sorusu soruluyor. İşte bu sorunun cevabı...

Aydın'ın en güzel ilçesi ve mahallesi hangisidir?

Bozdoğan İlçesi

Bozdoğan, Aydın iline bağlı bir ilçedir ve Ege Bölgesi’nde yer alır. Nazilli İlçesi’nin güneybatısında bulunan Bozdoğan, Nazilli’ye 30 km. uzaklıktadır. İlçede 55 mahalle vardır ve halkın yaşam standardı yüksektir. Bozdoğan’da Adnan Menderes Üniversitesi’nin Rasim Menteşe Kampüsü bulunmaktadır. Bozdoğan, adını Çukurova’da yaşayan "Bozdoğan Aşireti"nden almıştır. Bu aşiret Avşar aşiretlerinden biri olup Çukurova ve civarına yerleşmiştir. Sonra bir kısmı Ege’ye, Aydın ve çevresine gönderilmiştir.

Burada aşiretlerinin ismini taşıyan bir yerleşim yeri kuran Bozdoğan Aşireti mensupları, Aydınoğulları beyliği altında yaşamışlardır. Aydınoğulları beyliği sona erdikten sonra Karamanoğulları ile kültürel bağları olan (her ikisi de Avşar beyliği) Bozdoğanlıların büyük bir bölümü Balkanlar’a göç ettirilmiştir. Balkanlar’da bugün bile “Bozdoğan” adlı türküler söylenmektedir.

Buharkent İlçesi

Buharkent, Aydın’ın Ege Bölgesi’nde bulunan bir ilçesidir. Efeler ilçesine 88 km uzaklıkta ve Denizli’ye 41 km mesafededir. İlçe, İzmir-Denizli karayolunun üzerinde yer alır. Aydın-Denizli demiryolu ise ilçenin güney kısmından geçmektedir. İlçe, jeotermal enerji santrali ve sıcak su kaynaklarıyla tanınmaktadır. İlçede jeotermal ısıtma sistemi kullanılarak ısınma sağlanması için çalışmalar yapılmaktadır. 1987 yılında Kuyucak ilçesinden ayrılarak ilçe olmuştur. İlçe halkı, resmî ve siyasî işler dışında Denizli’den alışveriş yapmaktadır. İlçenin merkezinde 8 mahalle bulunmaktadır.

Çine İlçesi

Çine, Aydın’ın Ege Bölgesi’nde bulunan bir ilçesidir. İlçenin eski ismi Kıroba olarak bilinir. Eskiçine’nin önemi azalınca, “Kıroba” adlı köyde yaşayanlar Eskiçine’yi geçmişler ve buranın adı Çine olmuştur. Bu güzel vadide akan Çine Çayı, mitolojik bir hikayeye sahiptir. Hikaye şöyledir: Athena, bu vadideki dere kenarında gezinirken kavalını üflemiştir. Suyun içinde yansımasını görünce, yanaklarının şiştiğini fark etmiştir. Kendisini beğenmeyip kavalını atmıştır. Kavalı Marsyas adlı biri bulmuş ve çok güzel çalmayı öğrenmiştir.

Müzikte kendisine rakip tanımayan Apollon ile yarışmaya girmiştir. Hakem olarak da Kral Midas seçilmiştir. Marsyas kavalını daha iyi çalsa da, Apollon onu yenilgiye uğratmıştır. Apollon kıskançlığından Marsyas’ın derisini soyup Midas’ın kulaklarını eşek kulaklarına çevirmiştir. Ama sonra pişman olup Marsyas’ı bir ırmağa dönüştürmüştür. İşte bu ırmağın antik çağdaki adı Marsyas, günümüzdeki adı ise Çine Çayı’dır.

Didim İlçesi

Didim’in tarihi çok eskilere dayanmaktadır. İlk insanların burada yaşadığı dönem Taş Çağı’dır (MÖ 8000). MÖ 16. yüzyılda burası Miken, Girit ve Aka uygarlıklarının etkisi altına girmiştir. Persler, Romalılar ve Bizanslılar da bu topraklarda hüküm sürmüştür. 1071 yılında Malazgirt Zaferi ile Anadolu Türklerin yurdu olmuştur. O zamanlar Karia adı verilen bu bölge Türklerin egemenliğine girmiştir. 1. Haçlı Seferi sonrasında bir süre Bizans’ın eline geçen Didim ve çevresi, 1261 yılında Menteşe Beyliği tarafından fethedilmiştir.

Osmanlı Devleti döneminde “Yeronda - Yoran” olarak anılan Didim, 1924 yılında Lozan Antlaşması ile Selanik’in Pravuşta bölgesinden gelen mübadele göçmenlerine verilmiştir. Bu göçmenler Didim’in ilk sahipleri olmuşlardır. 

Germencik İlçesi

Aydın iline bağlı Germencik ilçesi, Ege Bölgesi’nde Büyük Menderes ovasının ortasında kurulmuş bir yerleşimdir. İlçe, Aydın-İzmir kara yolunun yanında, İzmir-Aydın-Afyon ve Ortaklar-Söke demiryollarının kesiştiği bir noktada bulunur.

Germencik’te yaşayanlar, Aydın-İzmir kara yolunun iki tarafına yayılmışlardır. İlçenin ekonomisi tarıma dayalıdır ve başta incir olmak üzere zeytin, pamuk, susam meyan kökü gibi ürünler yetiştirilir. İlçenin toplam yüzölçümü 37.439 hektardır ve bunun 25.580 hektarı ekili dikili alandır. Kalan alanın 10.623 hektarı ormanlık, 665 hektarı çayır-mera, 519 hektarı kullanılmayan arazi ve 52 hektarı da göl ve bataklıktır.

İncirliova İlçesi

Hititlerin bölgeyi terk etmesinden sonra, MÖ 13. yüzyılda, Frigler, Lidyalılar, İyonlar, Persler, Büyük İskender, Romalılar ve Bizanslılar sırayla yöreye hakim olmuşlardır. Bizanslılar 1096’da bir süreliğine bölgeyi geri almışlarsa da, 1280’de Menteşe Bey’in fethiyle bölge Türk egemenliğine girmiştir. 1310’larda Aydınoğulları Beyliği’nin toprakları olan bölge, 1426’da Osmanlı Devleti’ne katılmıştır.

Ahiler zamanında, Saray Çukur (veya Kazma Çukur) olarak bilinen yerde Madanoğlu ailesi tarafından kurulan Kardeşköy’den gelen insanlar, tarım ve hayvancılıkla uğraşarak çevreye yayılmışlardır. Bataklık olan bu yer zamanla kurumuş ve incir ağaçları yetişmeye başlamıştır. Bu nedenle 1934 yılında bu yere İncirliova adı verilmiştir.

Karacasu İlçesi

Karacasu, Aydın’ın bir ilçesidir ve Ege Bölgesi’nde yer alır. İlçede Afrodisias Antik Kenti gibi tarihi bir zenginlik vardır. Aydın merkeze 87 km mesafededir. Aydın-Denizli Karayolu’nun bir yan yolu olan Kuyucak-Karacasu yolu, Dandalaz Çayı’nın kenarından zeytinlikler, narenciye bahçeleri ve çam ormanları arasından ilçeye ulaşır. İlçenin kuzeyinde Kuyucak, kuzeybatısında Nazilli ve batısında Bozdoğan ilçeleri vardır.

Karacasu, Büyük Menderes Vadisi’nin güneydoğusunda açılan Dandalaz Vadisi’nin yamaçlarında kurulmuştur. Menderes havzasının coğrafi ve iklimsel özelliklerinden farklı olarak, ilçe yayla iklimine sahiptir. 

Karpuzlu İlçesi

Karpuzlu, Aydın’ın en az nüfuslu ilçesi olan Ege Bölgesi’nde yer almaktadır. 2018 yılında ilçe merkezinde sadece 2006 kişi yaşamaktaydı. İlçe merkezi, Aydın’a 55 km mesafededir. Mahalleleri dahil olmak üzere ilçede toplam 11.113 kişi yaşamaktadır. 1990’lardan beri ilçenin nüfusu sürekli düşmektedir. Türkiye’nin ilk kadın muhtarı olan Gül Esin, Karpuzlu’nun Demircidere Mahallesi’nde göreve gelmiştir.

Demircidere Köyü adını taşıyan yerleşim yeri, 1971 yılında belediye kurulduktan sonra, 8 Mayıs 1972’de “Karpuzlu” adını almıştır. Karpuzlu, 09.05.1990 tarihinde çıkarılan 3644 Sayılı Kanunla ilçe statüsü kazanmıştır.

Koçarlı İlçesi

Koçarlı, Aydın’ın bir ilçesi olup Ege Bölgesi’nde yer almaktadır. Efeler ilçesine 22 km mesafededir ve Söke, Germencik, İncirliova, Efeler, Çine, Karpuzlu ve Milas ilçeleri ile komşudur. İlçenin adının Kaçkar ya da Kaçgarlı adlı eski yerleşim yerlerinden türediği söylenmektedir. Başka bir iddiaya göre ise bölgeye gelen Yörük topluluklarının göçerler adını almasıyla ilçenin adı da göçerlerden gelmiştir.

Koçarlı, Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde bucak iken belediye olmuştur. Ancak Cumhuriyet Döneminde çıkarılan 1580 sayılı Kanun ile belediye olmak için gereken nüfus şartını sağlayamadığı için bucak merkezi köy statüsüne düşmüştür. 1946 yılında ise yeniden ilçe ve belediye olmuştur.

Köşk İlçesi

Köşk, Aydın’ın bir ilçesidir ve Efeler, Sultanhisar, Yenipazar ve İzmir ile komşudur. Aydın-Denizli yolu üzerinde yer alır ve il merkezine 18 km mesafededir. Tarım, ilçenin ana geçim kaynağıdır. İlçede 106.471 dekarlık alanda çeşitli ürünler yetiştirilmektedir. Narenciye, pamuk, mısır ilçe merkezi ve ovalarda; zeytin, kestane, incir ise dağlık köylerde üretilmektedir.

Bunların yanı sıra karpuz, çilek, erik, şeftali, buğday gibi ürünler de ekilmektedir. Kestane üretimi bölgede önemli bir yere sahiptir ve Köşk’te büyük bir kestane pazarı kurulmaktadır. Her yıl 10.000 ton kestanenin büyük bir kısmı paketlenerek satılmaktadır. Hayvancılık ise tarımın yanında ikinci planda yapılan bir faaliyettir.

Kuşadası İlçesi

Kuşadası, Aydın’ın bir ilçesi olup Ege Denizi’nin kıyısında yer almaktadır. Selçuk ve Söke ilçeleri ile komşudur. Turizm sektörü ilçenin önemli bir gelir kaynağıdır. 2022 yılında ilçenin nüfusu 130.835 olarak tespit edilmiştir. Kuşadası’nın kuruluşu hakkında kesin bir bilgi yoktur, ancak İyonlar’ın Efes’e bağlı Neopolis adıyla kurdukları düşünülmektedir.

Kuşadası, Türkiye’nin en eski turizm merkezlerinden biridir, 1960’larda turizm faaliyetleri başlamıştır, ayrıca ilk kruvaziyer gemi turizmi de burada gerçekleşmiştir. Yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin akınına uğrayan ilçede, 110 bin civarındaki yerli nüfus bazen 2 milyona kadar çıkmaktadır.

Kuyucak İlçesi

Kuyucak’ın batı komşusu Nazilli, doğu komşuları Buharkent, Tavas ve Buldan, kuzey komşusu Sarıgöl, güney komşusu Karacasu ilçeleridir. İlçeye bağlı 28 mahalle vardır. İlçede tarım ve hayvancılık gelişmiştir. Pamuk, portakal, incir, iğlek, zeytin gibi ürünler ilçede yetiştirilir. İlçenin yüksek rakımlı mahallelerinde ise kestane, ceviz, kiraz ve elma üretimi yapılır.

İlçenin adının kökeni, eskiden çok kuyunun bulunmasından dolayı Kuyuçok olarak anılmasına dayanır. Zamanla bu isim Kuyucak şeklini almıştır. İlçenin su kaynakları çevresindeki dağlardan gelmektedir. İlçede Adnan Menderes Üniversitesine bağlı 800 öğrencilik meslek yüksek okulu, 3 ilkokul, 1 çok programlı lise ve 1 anadolu lisesi bulunmaktadır.

Nazilli İlçesi

Nazilli, Aydın’ın Efeler ilçesinden sonra en kalabalık ilçesidir ve Ege Bölgesi’nde yer almaktadır. İlçe, Aydın-Denizli Karayolu ve İzmir-Denizli demiryolu üzerinde konumlanmıştır. Efeler’e 45 km, Denizli’ye 81 km mesafededir. 2022 ADNKS’ye göre nüfusu 162,737 kişidir. Nazilli, Ege Bölgesi’nin en köklü yerleşim yerlerinden biridir. İlçe merkezinin ilk kurulduğu yer kesin olarak bilinmemektedir.

Fakat Menderes Vadisi’nde Luviler’in yaşadığı bilinmektedir. İlçenin toplam alanı 664 km2’dir. Deniz seviyesinden yüksekliği ise 64 metredir. Nazilli’nin batı komşusu Sultanhisar, güney komşusu Bozdoğan, güneydoğu komşusu Karacasu, doğu komşusu Kuyucak, kuzey komşusu ise İzmir’in Beydağ ve Kiraz ilçeleridir.

Söke İlçesi

Söke, Aydın’ın batısında Ege Denizi’ne kıyısı olan bir ilçedir. Ege Bölgesi’nin önemli bir yerleşim merkezidir. İlçenin komşuları arasında Selçuk, Germencik, Koçarlı, Kuşadası ve Didim vardır. Aydın’ın yüzölçümü en büyük, nüfus açısından ise dördüncü büyük ilçesidir.[3] İlçede 49 mahalle bulunmaktadır. Söke’nin eski adı Yunanca: Σώκια, Sokia, Aneon’dur. Söke, 1300’lü yıllarda Aydın Bey tarafından Türkmen aşiretlerinin yerleştirildiği ve Süleyman Şah’ın dedesi olan bir aşiret liderinin adını taşıyan bir yer haline gelmiştir.

Sultanhisar İlçesi

Sultanhisar, 1958 yılında ilçe statüsü kazanmış bir Aydın ilçesidir. Selçuklular tarafından 1270 yılında kurulan Sultanhisar, Osmanlı döneminde Aydın Bey’in kızı Nilüfer Sultan’ın yaptırdığı hisarın etrafında gelişmiştir. İlçenin ismi de bu hisardan gelmektedir. İlçenin ekonomisi tarıma dayalı olup, zeytinyağı, pamuk, incir gibi ürünler işlenmektedir.

Ayrıca ilçede Akdeniz ve Ege iklimlerinin etkisiyle zeytin, kestane, incir, üzüm, narenciye, pamuk ve çilek gibi ürünler yetiştirilmektedir. Çilek üretimi ve ihracatı ilçede önemli bir yer tutmakta olup, bu nedenle soğuk hava ve şoklama tesisleri de açılmıştır.

Türkiye Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş Duyurdu! Biraya dev zam geliyor Türkiye Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş Duyurdu! Biraya dev zam geliyor

Yenipazar İlçesi

Aydın iline bağlı Yenipazar ilçesi, Ege Bölgesi’nde yer alır. İzmir-Denizli Devlet Karayolu (D 320)'nden 8 km uzaklıkta olan ilçe, göç vermemiş ve Aydın Kültürü’nü yaşatmıştır. Kendine özgü pide çeşitleriyle tanınan ilçenin 5 kilometre doğusunda Orthasia adında eski bir yerleşim yeri vardır. Orthasia, Yunan coğrafyacı ve tarihçi Strabon tarafından Karya bölgesinde bir yer olarak anlatılmıştır. Donduran köyünde bulunan Orthasia kalıntıları, Yenipazar ve çevresinin tarihi geçmişini gösterir.

Aydın'ın en güzel ilçesi

Aydın birçok güzel ilçesi olan bir şehir. Vatandaşlar Aydın ve ilçeleri hakkında güzellik ile alakalı sorular soruyorlar. İşte Aydın'ın en güzel ilçesi ve mahallesi hangisidir? Sorusunun cevabı. Güzellik göreceli bir kavram olmasına rağmen gerek ekonomisi, gerek nüfusu ve gereksede gelişmişlik bakımından Aydın'ın en güzel ilçesi bizim görüşümüzce Nazilli olarak karşımıza çıkıyor.

Kaynak: Enes Kocatürk