Ülkemizde kimi alkollü içeceklere kimi de alkol içermeyen içeceklere ilgi duymaktadır. Peki, dışarıda kullandığımız ya da tercih ettiğimiz kokteyli alkollü mü? Alkolsüz kokteyl haram mı? Alkolsüz içki caiz mi? Gibi sorularda akılları meşgul etti. Bizde sizler için bu meraklı sorulara yanıtlar araştırdık ve derledik. Haberimizin içeriğinde yanıtlar yer almaktadır.
Alkolsüz içki caiz mi?
Dinimizde yasaklanan ve kesin emir ile haram olan bir çok konu vardır. "Alkol" de haram olarak kabul edilmektektedir. Buna göre, dinen haram olan şeyleri özendirmesi, içki üretimine destek olması ya da tüketimine destek vermesi, zemin hazırlası ve yardımcı olup, özendirmesi caiz değildir. Buna göre Alkolsüz içecekler caiz değildir. Alkolsüz kokteyl de haram değildir.
Buna göre, dinen necis sayılması, özendirmesi, içki üretimine ve tüketimine destek olması nedeniyle “alkolsüz” olarak isimlendirilse dahi tüketimi caiz değildir. Çünkü, sarhoş edici özelliği olmadığından, kullanılması ve bundan üretilen içeceğin tüketilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
Alkolsüz bira, koktyel, şarabın yanı sıra likör, viski, votka, tekila, şampanya, cin gibi yüksek alkollü içkilerin alkolsüz çeşitleri özellikle tercih edilmektedir. Etil alkolün yani sarhoş edici içkiler, etil alkol ihtiva ettikleri için haram kılınmışlardır.
Alkolsüz kokteyl haram mı?
İslam mezheplerinin günümüzdeki çoğunluğu alkolün az veya damlasının kullanımını dahi caiz görmemekteyken tarih içinde farklı mezhepler konuya farklı yaklaşmışlardır. Örneğin; İslam dünyasında sarhoşluk verici özelliği sebebiyle kullanımı dinen caiz ve helal görülmemektedir.
İslam hukuku ana kaynaklarının başında gelen Kuran ve Hz.Muhammed'in hadisleri arasında içkiye ilişkin ifadeler de yer almaktadır. Mezhepler, hadisleri farklı yorumlamaktadır. Doğru aktarım mezheplere göre değişebilmektedir. Mesela;
- "Ey Muhammed, Sana şarap ve kumardan soruyorlar. De ki: Bu ikisinde büyük bir günah, bir de insanlar için bazı menfaatler vardır. Fakat günahları, menfaatlerinden daha büyüktür.
Yine sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki; İhtiyaçtan fazlasını infak edin. İşte böylece Allah, size âyetlerini açıklıyor. Umulur ki siz düşünürsünüz. "
- Ey iman edenler. İçki, kumar, dikili taşlar ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz.
- Şeytan, içki ve kumarla sizin aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister.
Ayrıca tarih boyunca Müslüman ülkelerde bu yasağa karşın alkol kullanımının olduğu ayrıca bazı dönemlerde oldukça yaygın kullanıldığı bilinmektedir. Ancak bazı mezheplere göre farklılık göstermektedir.
Hanefi mezhebinin ilk dönem kurucuları Kuran'da yasaklanan alkolün İslam hukukunda "Hamr" adıyla tanımlanan içecek olduğunu kabul etmişler. Onlara göre yasak olan Hamr, üzüm suyundan belirli bir şekilde imal edilen maddedir.
Ebû Hanîfe hamrı, “yaş üzüm suyunun bir süre bekletildikten sonra kaynamasıve köpüğünü atmasıyla oluşan içki” şeklinde tarif etmektedir.
Bir diğer sarhoş edici maddeler ise "Nebiz" adı altında değerlendirilir. Suriye'de herhangi bir sarhoşluk verici madde Nebiz adıyla tanımlanırken Mısır'da Hamr ve Nebiz kelimesi birbiri yerine kullanılmaktadır.
İslam ulemasının çoğunluğunun azı ve çoğu sarhoşluk veren her içkiyi "hamr" kavramı dahilinde görüp haram saydığını belirten ilahiyatçı Prof.Dr.Hayreddin Karaman da Ebû Hanife ve Ebû Yusuf'un söz konusu çoğunluktan farklı olan görüşlerini şu şekilde aktarmaktadır:
"Ebu Hanife ve Ebu Yusuf'a göre üzüm ve hurma suyunun üçte biri kalıncaya kadar kaynatılması sonunda elde edile pekmezin ve kuru üzüm, kuru hurma vb. beklemesi sonunda elde edilen içki ile elma, arpa, mısır, darı gibi şeylerden elde edilen içkilerin sarhoşluk vermeyen miktarını içmek caizdir; ancak bunlardan da sarhoş olmak haramdır"
Hanefi mezhebine bağlı olan kişilerin inanç ilkelerinde de kendilerine önder kabul ettikleri İmam Maturidi Tevilatu'l Kur'an adlı eserinde hurma ve üzüm dışındaki meyvelerden elde edile içki türlerinden sarhoş etmeyecek miktarda içmeyi diğer mezheplerin aksine haram değil mekruh kabul etmiştir.
Serahsi'ye göre Mutezile mezhebinden bazıları Hamr'ın toplumda düşmanlık ve öfke gibi Şeytan'ın hedeflerine kapı aralayacak miktarda tüketilmesi durumunda haram olacağını iddia etmişlerdir.
Maliki, Şafii ve Hanbeli mezhepleriyle Şii mezhepleri Muhammed'in "çoğu sarhoş edici olanın azı da haramdır" şeklindeki hadis ve diğer hadisleri alkolün her biçiminin damlasının kullanımını bile yasak ilan etmelerinin gerekçesi olarak göstermişlerdir.
